Esma Yıldırım
Adalet ve Kalkınma Partisi Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım, göreve başladığı günden bu yana ilin ve insanların problemlerine çözüm getirme adına çalışmalarının devam ettiğini belirtti. AK Parti İl Başkanı Yıldırım” İlimizde problemler günlük olarak farklılık gösteriyor. Biz de bunları belirleyerek çözümleri için çaba gösteriyoruz.” dedi
Haberkent gazetesi genel yayın yönetmeni Metin Eren Erol ile birlikte Elazığ’a güzel hizmetler veren AK parti il başkanı Şerafettin Yıldırım’ı makamında ziyaret ederek keyifli bir röportaj yaptık.
Ak parti il başkanı Şerafettin Yıldırım göreve geldikten sonraki yaptığı süreci şu sözlerle değerlendirdi:”Yaklaşık 8,5 ay oldu göreve geleli. Sahanın yabancısı değildim. Benden önceki başkanımla birlikte başkan yardımcılığı görevini yaptım.19 yıldır AK parti iktidarının hikâyesinin bir parçası olmaya çalıştım. Şimdi de farklı bir görevle buradayız. Her zaman şunu kendimize bir işaret ettik. Kapımız sonuna kadar herkese açık olsun. Biz insanlara dokunalım. İnsanların dertlerini,sorunlarını çözelim. Yönetimimizi yaparken de bu anlayışla yapmaya çalıştık. Çünkü bize görev verilirken de bizde öyle olması gerektiğini biliyoruz. Mümkün olabildiğince şehrin genel alanında bir dağılım sağlayarak, temsil edebilecek kardeşlerimiz ile birlikte yola çıkmaya çalıştık. Bana göre güzel bir yönetim oluştu. Bunları yaparken de kafamızın arka tarafında bir şey oluşturmadık. Fakat bu şehrin gerçekten bir hizmete ihtiyacı var. Şehrin sıkıntıları vardı. Yola çıkarken bu sıkıntıları da yol haritamıza aldık dünden bugüne gelene kadar bize göre toplum nasıl karşıladı onu bilmiyoruz. Bize göre gücümüz nispetinde çalışarak onların sorunlarını dinleyerek çözebildiğimizi yerinde çözmek,çözemediğimizi de çözülebilecek yerlere götürdük ve çözmeye de devam edeceğiz” dedi.
“YANLIŞTAN DÖNMEK ERDEMDİR ”
Başkan Yıldırım, Elâzığ şehrinin AK Partiye bakış açısını nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna ” Şimdi öncelikle irademiz dışında bana göre 3 tane kriter vardır. Bunun en birincisi bildiğiniz gibi deprem, arkasından depremi çok yakın zamandan takip eden pandemi, ve ekonomi sıkışıklıkla beraber bu üç kademeli geliş biçiminde insanlar refleksi olarak eleştiri biçimini biraz attırdılar. Âmâ biraz sakin bir kafayla kriterleri de ayrıştırarak muhattaplıklığına da bakarak bir kısmının siyasi iradenin eksiği var ise bir kısmının da AK partiyi aşmış ki onlardan iki tanesi deprem ve pandemi AK partiyi aşan bir durumdur. Bu da onların içine girerek bakmak lazım. Gereğini yerine getirebildi mi? Bana göre bu gereğini büyük oranda yerine getirdi ama mesela deprem konutlarıyla ilgili şöyle bir şey görüyorum.Şimdi biz insanız. Sadece siyaset yapıyoruz diye karşıdan gelen soruları görmemezlikten gelemeyiz. Şöyle bir örnekle ifade etmek istiyorum. Depremin ilk gün ki sorularıyla orta kısmındaki ve sona geldiğimiz sorular arasında çok farklı sorular geliyor. Birincisi sorular ve endişeler azaldı. Şimdi bunlar yok. Bunların yerine 2+1’ler vardı.Bu soru tam kapanmadı ama yavaş yavaş azalıyor. Şimdi de bitmeyen konutların sorusu soruluyor. Peki bitmeyen konutların sorusunu sormak doğal mıdır? Yerden göğe kadar doğal sorulardır.Bazen yanlışlar yapılıyor olabilir. Bu yanlışlardan dönmekte erdemliktir ifadelerine yer verdi.
“HER SORU BENİM MUHATTABIMDIR”
Şerafettin Yıldırım, bundan sonraki süreçte Elâzığ’a neler kazandırmak istediklerini anlattı: Elâzığ’a kazandırmak istediğim çok şey var. Önem derecesine göre gündemimize alıp çözüme kavuşturuyorum. Tabi siyaset çok zorlu bir saha. Siz en saf duygularınızla saha da olmaya çalışacaksınız. Bir bakarsınız ki sizin aklınızdan geçmeyen şeyler konuşuluyor. Benim en çok üzüldüğüm nokta burası. Duygusallığımı aşamıyorum. Bu konuda birazcık empati istiyorum. Her sorun benim muhattabımdır. Ben şehrimize nefes aldıracak projeler için peşinden koşuyorum. Mesela bu yakın zamanda tarım ve orman bakan yardımcımız Ayşe Ayşin Hanım geliyor. Onunla ilgili şu anda temaslarımız var. Her yetkiliyle aynı işi yapmaya çalışıyorum. Ben il başkanı olarak bu konuyla ilgili teşkilatı bilgilendiririm. Bu işin paydaşlarına kadar iniyorum. Kim bu şehir için bir taş üstüne taş koyacaksa biz onu ağırlarız. Paydaşlarıyla buluştururuz. Kimin ne sözü varsa söylesin. Bunu bütün sahaya aynı hassasiyetle söylüyorum ve buluşturuyorum. Onun için Elazığ ile ilgili yapacağım daha çok şey var. Ayrıca Beritan aşiretinin sorunları için gerekli yetkililerle görüşüyorum.50 bin insanı ilgilendiren bir sorun. Çözüp çözemeyeceğimi bilemem. Çünkü bu yılların bir sorunudur. Kış aylarında onların sabit konaklama ihtiyaçları var. Ben bunu kendime dert ettim. Ben bu sorun için kalıcı çözümler oluşturmaya çalışıyorum. Kaldığım süre içinde hem bireysel sorunların çözümü anlamında hem de toplumsal sorun ya da beklenti olan şeylerin üzerine giderek bunları yapacağım ve yapmaya da devam edeceğim dedi.
“YENİ BİNAMIZI İKİ FARKLI AMAÇLA KULLANACAĞIZ”
Başkan Yıldırım, geldiği noktayı şu cümlelerle ifade etti: Biz köylerimize, beldelerimize oy istemek için gitmiyoruz. Biz hizmet etmek için gidiyoruz. Yani bütün bunları anlatırken şundan uzaklaşmamaya çalışıyorum. Evet çok güçlü bir partinin Elazığ il başkanıyım. Genel başkanımızın Elâzığ’daki temsilcisiyim. Ama insan olduğumuzu unutarak siyaset yaparsak karşı taraf ile empati kurma yeteneğimiz olmaz ise o zaman sıkıntı olur. İnsanız bizimde eksikliklerimiz var. Yeni il binamızdaki konferans salonunu iki amaçla kullanacağız: Biri içe dönük teşkilat çalışmaları için diğeri ise o konferans salonunu genel anlamda insan yetiştirmesi için kullanacağız. Bu siyasetin gündeminde olmayan bir şey ama bana göre olmazsa olmazdır. Son olarak sözlerimi şöyle noktalamak istiyorum. Ben ilk göreve geldiğim zamanda da konuştum ve şu anda da konuşmaya devam ediyorum. Yeni dönem tam uyum ”sloganıyla devam edeceğiz “ dedi.
