Ülke genelinde devam eden kuraklık Elazığ’da da yıl boyu etkisini gösterdi. Öyle ki Elazığ’da bulunan Hamzabey Barajı’nda sular çekildi ve zeminde derin çatlaklar oluşmaya başladı bile. Barajın görsel hali ise yürekleri dağlar nitelikte.
Elazığ kent merkezine yaklaşık 75 km mesafede bulunan ve Palu ilçesinin yaklaşık 4 km güneydoğusunda yer alan Caro deresi üzerinde yapılan Hamzabey Barajı Elazığ ve ilçelerin su ihtiyacını karşılamaya yönelik yapıldı.
Hani, 2040 yılına kadar Elazığ’ın su ihtiyacını karşılayacaktı!
Palu ilçesinde 2012 yılında DSİ Genel Müdürlüğü tarafından inşa edilmeye başlanan baraj, “Elazığ İçme Suyu Projesi Hamzabey (Baltaşı) Barajı ve Tesisleri İnşaatı” projesi adı altında 2020’de bitirildi.
Şuan barajda suyu sıfır seviyelerine varmak üzere. Barajda su olmama sebebi yağışlar olarak gösteriliyor ancak projeye başlandığı zaman en az 40 yıllık su ihtiyacı karşılanacak denmişti. Bırakın 40 yılı baraj biteli çok olmadan su kalmadığı söyleniyor.
Proje hazırlık döneminde bu riskler göz ardı mı edildi?
Madem 40 yıl gibi bir rakam verilmiş, peki bu rakam hangi koşullara göre belirlenerek söylendi?
İklim değişikliği şimdiye has bir olay değil ki!
Yıllardır küresel iklim değişikliğine bağlı yağışlarda azalma yaşanan bir gerçek. Kaldı ki sözüm ona proje yapılmış… Peki, proje sırasında, aşama öncesi ve sonrası risk faktörleri arasında küresel iklim değişikliğine bağlı kuraklık göz önünde tutulmadı mı ki 40 yıl gibi bir rakam verilerek açıklamalar yapılıyor.
Şimdi ise yapılan açıklamalarda su verilemeyeceği ve buna bağlı su kesintileri yaşanacağı söyleniyor. Ya 40 yılı geçtim de bari 10/20 yıl faydalansaydık da bari harcanan o kadar para bir işe yarasaydı da çöpe gitmeseydi.
İşe yaramayacak projelere harcanan paralar yerine, dişe dokunan gerçekten ön aşamada bütün riskler ince eleyip sık dokunarak masa yatırılarak fayda sağlayacak projelere harcansa, ama nerde…
İnşaat mühendisi değilim dolayısıyla da teknik bilgisini bilemem. Ancak daha baraj bitme aşamasında olduğu dönemde bile yapılan açıklamalarda, 81 ilimiz için ‘İçme Suyu Eylem Planı’ projesi çerçevesinde şehirlerimizin ve ilçelerimizin 2040-2050-2071 yıllarına kadar olan içmesuyu sorunun çözme garantili söylemler içeriyor. 2018 de bitme aşamasında bile yağış sıkıntısından bahsedilmediği gibi kesin çözüm sağlayacağı için müjde nitelikli açıklamalar bile yapılmış ancak gelinen nokta hüsran…
Baraj, Elazığ şehir merkezi ile beraber Yazıkonak, Yurtbaşı, Akçakiraz, Mollakendiile Şahinkaya ve Sarıçubuk köylerine ayrıca Palu ve Kovancılar ilçelerinin de su ihtiyacını karşılayacaktı. Elazığ’da son iki yıl az yağış olması sebep gösterilerek su ihtiyacının karşılanamayacağı dile getirilse de bu sorun son iki senenin sonucu olamaz.
Barajı yaparken 2040/2050/2070 yılına kadar rakamlar verilebiliyorsa barajdaki suyun son iki yılın yağışına bağlı bitti diye sebep gösterilmesi mantık dışı.
Öyle ki baraj suyunun kuruması ile birlikte sular altında kalan geniş yer artık yürünebilir hale gelmiş hatta ortasından geçen eski Palu-Arıcak yolu ortaya çıkarak kullanılmaya başlanmış bile.
Hadi diyelim yağış olmadığı için iki yılda kurudu. İyi de daha önce de yağış yoktu ki. Küresel iklim değişliğine bağlı zaten mevsimler kurak geçiyordu. Bu yeni olan bir şey değil. Hiç olmayan bir şey olsa anlarım da sebebin kuraklık gösterilmesini anlamam.
İşte risk faktörleri göz ardı edilerek gerçekten fayda sağlayacak projelere yatırım yapılmalı.
Eee şimdi o kadar yatırım ne oldu?
Üstüne bir bardak su mu içelim?
Projenin işe yaraması için yağmur duasına mı çıkalım?
Olmayan yağışlara güveniler yapıldıysa…
Deprem sonrası yaşanan sorunlar, kentsel dönüşüm yetmezmiş gibi üstüne bir de su sorunu. Bu arada çözülemeyen park sorunu da cabası. Kaldı ki son dönem açılan davalara verilen kararlar düşündürücü!
Sıcak makamlarında oturanlar gocunmasın da Elazığ maalesef sahipsiz…