Harput ve Elâzığ’ın geleceğinin planlaması için gerekli tedbirlerin alınması amacıyla düzenlenen Elazığ’ın Gelecek Tasavvuru Uluslararası Kongresi düzenlenen ilk oturum ile başladı. 15-17 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan kongrede altı farklı salonda toplam 10 oturumda bilim insanları ve ilgililer tarafından 250 bildiri sunulacak.
İlk oturumun başkanlığını üstlenen Fırat Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yüksel Arslantaş, kongrenin Elazığ’ın geleceği için atılacak adımların belirlenmesi noktasında yol gösterici olacağını kaydederken, “Elazığ’ın Gelecek Tasavvuru Uluslararası Kongresi’ni açıyoruz. Geçmişte akademisyen arkadaşlarımız bilecektir. Üniversitede biz farklı temalarla çeşitli kongreler düzenledik. Geçmişten Günümüze Elâzığ, Harput’a Değer Katan Şahsiyetler Sempozyumu, Palu Sempozyumu vb. sempozyumlar yaptık. Fakat benimde düzenleme kurulunda olduğum bu kongremizi biraz daha geniş kapsamlı belki şehrin yöneticilerinin de istifadesine sunup gelecekle ilgili planlama yaparken ellerinde bir veri olarak bulunsun diye konu sınırlamasına gitmeden geniş tuttuk” dedi.
Bilim Sanat Merkezi Teknoloji ve Tasarım Öğretmeni Mesude İlkay Ağaoğulları, Kültürel Mirasın Korunmasında Teknoloji Kullanımının Nesillere Aktarılmasındaki Katkıların İncelenmesi isimli sunumunu gerçekleştirdi. Ağaoğulları, “Tarihi eserler bir topluluğun ortak mirasını temsil eder. Bu eserler insanları bir araya getirir. Ve toplumsal bağlılığı güçlendirir. Bir toplum tarihi eserlerine sahip çıktıkça ortak geçmişlerine duydukları bağlılık ve gururda artar” dedi.
Ardından Çekül Vakfı Elazığ Temsilcisi Mustafa Balaban tarafından Elazığ Ticaret Odası Tarihinin Güncellenmesi Sorunu isimli sunum gerçekleştirildi. Balaban, “Elazığ Ticaret Odası Tarihinin güncellenmesi konusu son 5 yılda üzerinde çalıştığımız bir konuydu. Elazığ kurumlarının bir çoğu tarihsel olarak geçmişleriyle ilgili bilgileri ciddi manada sorunlu olduğunu kendi aramızda konuşur ama bu konuda 2015 yılına kadar da bir şey yapmadığımızı ben kendi öz eleştirimi söyleyerek itiraf etmek istiyorum” dedi.
Son olarak Prof. Dr. Muhammet Beşir Aşan tarafından Yukarı Fırat Havzasının Kültürel Varlıkları ve Turizm Potansiyeli Üzerine Bir Değerlendirme isimli sunum yapıldı. Aşan, “Bir kültürün aktarılmasının genç kuşaklara ulaştırılmasının yüce önder Atatürk öyle diyor. Milli kültür bizim temelimizdir. Kuşaktan kuşağa aktarılmadır. Bunları biz nasıl aktaracağız. İşte kent müzelerimizle, tematik müzelerimizle sonra bu bölgedeki insanlığın tarihi bir mirası olan arkeolojik ve etnografik eserlerin kültürden kültüre kuşaktan kuşağa aktarılmasıyla ancak olabilir” dedi.