HIRSIZ ÖZGÜR HUZUR TUTSAK

Cumhuriyetin kuruluşundan bu güne bütün iktidarlar vatandaşa serbestiyet ve özgürlük vaadinde bulunmuşlar. Duruma baktığımızda bu vaat gelecek hükümetlere intikal edecek bir miras malı olarak kendini korumakta.

Yine her hükümetimiz yolsuzluğa, hırsızlığa savaş açıp bu işlere kökten engel olacağını taahhüt etmiş ama henüz kimse bu taahhütünü de yerine getirmemiş. Hükümetler bu mücadeleyi sözleriyle süslerken gaspçılar, dolandırıcılar ve hırsızlar işi çığrından çıkarıp ülkeyi kendilerine arena yapıp eylemlerinde tamamen pervasız davranır olmuşlar.

Şartlar o kadar olgunlaştı ki profesyonel, prosedürlü hırsız, gaspçı ve dolandırıcı eylemdeki cezasızlıkla yetinmeyip ilkeli yaklaşımıyla mal sahibine kendilerine karşı sergilediği usulsüz ve nakibar davranışlarından dolayı şantaj yapıyor. Ancak ve ancak kendisine itibarlı bir kişi muamelesi yapıp ekstra para vermeniz şartıyla sizi bağışlayıp bu şantajından vazgeçiyor.

Hukukçu değilim ama halden idrakim birine sözlü, yazılı sataşmanız sizi ceza evine ya da tazminata mahkum ederken aynı kişinin malını çalmanız ya da onu dolandırmanız en fazla sizi adliye binasına götürmeye yetiyor.

Muhalefetimiz de Rabbim hayır vere sanki bu ülkede yaşamıyor. Adi vakalardan, adli vakalardan bi haber tavırlar sergiliyor. Akşama kadar hükümete soyut delillerle hırsızsınız, çaldınız, çalıyorsunuz şeklinde sesleniyor ama bir kerecik bile olsun vatandaşın güpegündüz soyulduğunu, alenen dolandırıldığını dile getirmiyor.

Bizler ülkemizin yaşadığı deprem sonrasında halkın birliği, beraberliği, dayanışması adına gurur duyarken arsızların ve hırsızların adi, gayri insani davranışlarından utanç duyuyoruz. Büyük çoğunluğu melek kalbi taşıyan bu halkın birkaç kendini bilmez, aşağılık, adi yüzünden dünya kamuoyunda kötü tanınması ülkemize yapılabilecek en büyük kötülüktür.

Hükümet de muhalefet de bu adi hırsızlık, gasp, dolandırıcılık olaylarını gündemlerine almasalar da bilmeliler ki bu işler ülkemizde uyuşturucudan daha temel bir sorun haline gelmiş bulunmakta. Onlar hırsızlarla oturup kalkmaya alışmış olsalar da halkımız bu işten depremden korktuğundan, çekindiğinden daha fazla korkup çekilmekte.

Hırsızın, gaspçının, dolandırıcının özgür olduğu bir ülkede ne yaşam ne ticaret güvende değildir. Erdemli insanlar güven taşımayan topraklarda duramazlar. Erdemsiz toplumlarda ayakta kalamazlar.

Bir de ahlaki hırsızlığımız var. Ülkemiz bu aralar azami darda. Elazığ dahil 11 il Afet Bölgesi ilan edildi. Ben de ısrarla şehrimizin Afet Bölgesi ilan edilsin isteyenlerdenim.

Şimdi de şehrimiz halkından bir ricam var. Evet bu şehir 2020’den beri afet var sıkıntı var ama Allah’a şükür ki binalarımız büyük oranda yenilendi. Bizler diğer 10 şehir gibi değiliz. Sadece ve sadece mağdurumuz onlar gibi. Şehrimizin deprem olumsuzluklarından etkilenmeyen kesimi ( ki buna şahsım da dahil ) mağdur depremzedeleri gözlerinin önünde tutsun. Onların yarasını sarmak, onların damını çatısız koymamak, onların yüreğini bir parça ısıtmak için mağdur olmayan kesim menfaatlenme iç güdüsüyle hareket etmesin.

Sadece ve sadece afetzedemiz, çaresiz olanımız afet bölgesi haklarından faydalansın. Endüstriye ve sanayiye işlerlik kazandıracak yatırımlarımız, belediyelerin imar işlemleri… yasal prosedüre takılmadan ivedilikle çözülsün.

Türkiye ve Dünya Elazığ’ı insani boyutuyla yüreğine yazsın.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
HIRSIZ ÖZGÜR HUZUR TUTSAK

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin