Türkiye Cumhuriyeti üzerine 100 yıldır oynanan oyunlar bitmedi bitmeyecek. Her alanda har açıdan ülkemiz üzerine oynanan oyunların senaryolarını yazanlar belli, bu senaryoları yazanlar, bunun oyuncularını da ülkemizde çeşitli kisveler altında bularak oyunu sergiliyorlar. Tek amaçları bulunduğu coğrafyanın güçlü ülkesi Türkiye Cumhuriyetini bölerek yok etmek. Ülkemiz üzerine oynanan son oyunun oyuncuları da 15 Temmuz’da sahnelenmek istenen kalkışma oldu.
Ülkenin bekası için tarihi boyunca karşılaştığı tüm saldırılarda vatanı için canını severek veren ve ülkenin bağımsızlığı için üzerine düşeni en namüsait şartlarda bile yerine getiren Türk Milleti bu kalkışmada da Selalar eşliğinde üzerine düşeni yapmaktan çekinmedi. Vatan, Millet, Bayrak ve Ezan aşkı ile çarpan yürekler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağırısı ile meydanlara inerek birilerinin borazanlığını yapanlara karşı canını vermekten çekinmedi. Milli şair Mehmet Akif Ersoy’un söylediği gibi “Bir Hilal uğruna ne güneşler batıyor” bu karanlık gecede 259 şehit verdik. Hainler hiç acımadan bu ülkenin güvenlik güçlerine ateş açtılar, silahsız halkı taradılar, Türkiye Büyük Millet Meclisini bombaladılar. Sonuçta Türk Milletinin bu tür kalkışmalara izin vermeyeceğini gördüler. Kalkışmaya kalkışanlar, sonunda iktidara geleceklerini düşündükleri bu hareketin Millet karşısında nasıl hüsrana uğradığını görerek iktidar hevesleri yerine ülkeden nasıl kaçarızın yollarını aramaya başladılar.
Tüm dünyanın şunu anlamış gerekiyor. Türk Milleti kimsenin boyunduğu altında olamaz, esareti kabul edemez. Bunun Türk Tarihine baktıklarında göreceklerdir. Bu necip Millet esir yaşamaktansa ölümü tercih eder. 19. Yüzyılın başlarında bu ülkeye göz dikenler yedi düvelle üzerimize gelirken kolay bir zafer elde edeceklerinin hülsayındaydılar. Ancak yokluk içinde ancak yüreklerinde ki İman kuvveti ile bu vatanı kanları ile sulayan Türk Milletinin esaret yerine Şahedet tercihi karşısında Çelik bir kayaya çarptıklarını anlayıp geldikleri gibi gittiler. Hevesleri kursaklarında kaldı. 15 Temmuz da ki Kalkışmada olduğu gibi.
15 Temmuz; Hakk’ın Batıla, İstiklalin İstiskale, İmanın ihanete, Direnişin darbeye galip geldiği, Vatan severlerin, vatan haini alçakları yendiği gündür.
Buradan şunu belirtmek istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet baki kalacaktır. Minarelerimizde ezan sesi kesilmeyecek, gönderlerimizden şanlı Türk Bayrağı inmeyecek. Atalarımız bunu ispatladılar. Torunları da onların izinden gitmeye devam edecekler. Dış düşmanlar ve içerideki hainler iş birliği yaparak, Türk Devletini yıkmaya çalışıyorlar. Ancak şunu her zaman unutuyorlar.
Türk’e kefen biçilmez
Aziz şehitlerimizi birkez daha rahmetle yad ediyorum.
