YA BU ÇİĞDEM KAZILACAK YABU KÜSKÜÇ KIRILACAK

Küsküç, Anadolu’da bahar mevsiminde çiğdem kazmak veyahut havuç kazmak içinde kullanılan ucu sivriltilmiş bir tahta parçasıdır…
Tıpkı ülkelerin kaderi de buradaki çiğdem gibidir. Çiğdemi çıkartıp solmadan çürümeden değerlendirebilmek için öncelikle çamurdan çıkartmak lazımdır.
Bu süre zarfında Küsküç bazen zarara maruz kalabilir ve çiğdeme ulaşmak için bin bir emek ve çaba sarf etmeniz gerekir.
Biz sefere çıkarız lâkin zaferi Allah’tan bekleriz değil mi?
Asırlardır bizler millet olarak seferdeyiz inanmak veya inanmamak sefere çıkanlar için sorgulanabilecek bir durum değildir.
Hep şu sözlerle büyüdük zafer elbet inananlarındır…
Son dönemlerde dış güçler söylemi dillere pelesenk olmuş hatta bazı kesimlerin dalga geçme konusu olmakta…
Fakat Dünya’yı yönetenler kim diye sorduğumuzda oklar kapitalist ve emperyalistleri göstermez mi?
O halde bu dış mihrakların neler yaptığını bilmezsek ve onları iyi tanımazsak, hedefe nasıl ulaşacağız… Peki ya zafer nasıl gelecek!?
Bizler kendi içimizde kısır döngü savaşları verirken atı alan Üsküdar’ı geçecektir…
Tabî hal böyle olunca herkesin fikir mefkûresinde ve hayat heybesinde bulunan fikirler genel itibari ile farklılıklar göstermiştir.
Herkesin Dünya’ya bakışı, yetiştiği aile ortamı, hayat-ı içtimaiye-i beşeriyye, bizlere farklı mefkûreler ve yönelmeler sunmuştur.
Hepimizin farklı ideolojilere, farklı Dünya görüşlerine, farklı siyasi kimliklere sahip dostlarımız veya arkadaşlarımız olmuştur…
Fakat dost meclislerinde konuşulduğunda hepimizin ortak noktasının tek bir Türkiye olduğunu görmekteyiz…
Mâ’mâfih anlaşamadığımız tek nokta ise yönetimsel mevzulardır.
Bu konuda hiçbir vakit herkes aynı şeyleri düşünmez…
Tabir-i caizse şeyh uçmaz mürîd uçurur söylemiyle hepsinin inandığı siyasi parti lideri çok iyi, bu ülkeyi o daha iyi yönetir düşüncesinde ama gel gör ki bazılarında at gözlüğü takılıdır!
Ya göremez yada işine gelip görmek istemez…
Tamam,o halde siz daha iyi yönetebileceğinize inanıyorsanız elinizde somut, ülkeye faydalı bir projeniz varmı diye sorduğumuzda cevaben kem küm den sonra yok sözünü duyarsınız…
Madem yönetime talipsiniz neden kürsülerden boş beleş konuşmalar yapılıyor! Öncelikle sizler Türkiye’nin son dönemde ulaştığı terakkînin idrâkine varmalısınız.
İktidara geldiğinizde yürütülen projeleri durdurmak istediğinizi söylüyor, her fırsatta ülkeyi batıya şikâyet etme seansları düzenliyor, bir yerlere şirin görünmek için terörle verilen mücadeleyi sulandırıyorsunuz.
Beyler yaptığınız bu işler ülkenin yararına mı yoksa zararına mı? Hiç farkında mısınız?
Ancak bizim geliştirdiğimiz projelerle katkı sağlayıp onu örnek alsaydınız ülkemiz daha kısa bir sürede kalkınırdı derseniz hem fikrim derdik…
Fakat maksat üzüm yemek değil ki bağcıyı dövmek… Tıpkı batılıların yaptığı gibi…
Geliştirdiğimiz İha ve Sihalar ile hain terör örgütleri ve işbirlikçileriyle başarılı bir şekilde mücadele ediyoruz.Hatta sınır dışına kadar çıkıyoruz.Vurmayın diyen sesler hem dâhilî hem de hâricî şer odaklarından yükseliyor.
İmdi demezler mi bu ülkenin evlâdına arkadaş senin muhalefetinde batılılar gibi aynı söylemleri söylüyor sen ne yapmaya bu adamların arkasından gitmeye devam ediyorsun…
Batılılar Türkiye için algı ve yalan provokasyonunu yürütüyor aynısını bizdeki altılı, gizli ortak yedili masa da yapıyor…
Demezler mi bu ne perhiz bu ne lahana turşusu… Öncelikle dürüst ve tutarlı olmak lazım atasözü onu söylüyor.
Öncelikle hem millet olarak hem de tüm siyasi partiler olarak silkelenip kendimize gelmeliyiz Cumhur olduğumuzun farkına varmalıyız…
Kimse batıya çanak tutmasın özelikle tutanları da ayıklayın içinizden.
İç siyasette bu ülkede dürüst ve vizyon sahibi, sözüne itimat edilecek siyasilere yer verilmeli, bu elzemdir…
Tüm teşkilatların ivedilikle revize edilip, bunun yanı sırada bürokrasi asla atlanmamalıdır.
Çünkü iktidarın atadığı bürokratlar yine iktidar partisinin il başkanlıklarını ve vekilleri pek ıslayıp kazıdıkları da yok bununda hükümete ciddi zarar verdiğini sahadaki tepkiler açıkça yansıtıyor.
Milli duruşa destek veren, asla ranta geçit vermeyenlerle yol yürünmesi önem arz ediyor!
Siyasi oluşumlarda basiretsiz, ileriyi değil de kendi ikbâlini düşünenlerle yola çıkılmamalıdır…
Yapılan tüm çalışmalarda samimi ekran yüzü, temiz teşkilat mensupları; halkın sevdikleri, değer verdikleri, siyasi misyona uygun feraset sahibi olmalı ki sahada karşılık bulabilsin.
Defolu, menfaat-perest insanlar asla yönetimlere alınmamalıdır. Aksi takdirde sandıkta karşılığı ağır ve üzücü olacağını görmek zor olmasa gerek…
Parti teşkilatında seçilen veya atanan şahısların dağıtıcı ve göz boyar cinsten değil birleştirici ve gerçekçi olmaları gerekir.
Bakın belki içimizde bilmeyenler vardır fakat 2023-2025 dönemleri çok önemli bunun önemini batılılar çok iyi biliyorlar…
Her türlü engeli koymak için tüm güçleriyle Türkiye ayağa kalkmasın diye çalışıyorlar.
Türkiye ayağa kalkarsa, neler olabileceğini yine o Osmanlı ruhunun Dünya’ya hâkim olacağını, herkesten iyi batılılar bilmekteler.
Şu unutulmamalıdır ki bu ülke ayağa kalkacak ya o çiğdem kazılacak eğer o küsküç te kırılacaksa kırılsın… Vesselâm…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
YA BU ÇİĞDEM KAZILACAK YABU KÜSKÜÇ KIRILACAK

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin