ABDULKADİR ÖZTÜRK
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. YAZAR
  4. İman ve Din

İman ve Din

İman

Fert-Birey

Cemaat-Cemiyet

Toplum-Devlet

Ümmet Medeniyet-Sistem (Müslümanların Geliştirmesi Gereken Yapı/yapılardır.)

Din

Dikey olarak:   İman (Fert- Cemaat- Toplum-Medeniyet)     Din

İman (Birey – Cemiyet – Devlet-Sistem)         Din

Yatay olarak:İman (Fert-Birey, Cemaat-Cemiyet)             Din

İman (Toplum-Devlet, Medeniyet-Sistem)    Din

İman ve din ilişkisi; yaratılış ve kulluk ilişkisinin tezahürüdür.

İman edip din de Allah(c.c)’ın oluncaya-(Yakin gelene) kadar İman ve Cihad’a devam…

Kendimi örnekleyerek başlayayım.

İnsan organik ilişki kurduğu yerlerde bir bütün olarak kendisidir.

Yani, aile, vakıf vb. yerlerde ferttir.

Mekanik ilişkilerin olduğu kurumsal yerlerde ise ya yaptığı iş ya da yüklendiği sorumluluktur.

Kamu kurumu, cemiyetler vb. yerlerde bireydir.

Fert birey ayrımının etimolojik bir yönü yoktur. Sadece konunun daha sade anlatımı ile daha net anlaşılmasına yardımcı olmak içindir.

Fert-birey geçişi aynı zamanda cemaat-cemiyet geçişinin basamağıdır.

Fert-Birey ilişkisi çift yönlü olmayınca hayat, laik anlayış sonucu seküler hale gelir.

Bedir Savaşına Müslümanlar fert ve cemaat düzleminde gittiler.

Takdiri ilahinin yardımıyla birey ve cemiyet düzlemine geçişleri sağlanarak hem farklı bir düzlem hemde savaşı kazandılar.

Uhud Savaşında birey ve cemiyet düzleminde savaşa başladılar.

LakinOkçular Tepesindekiler, birey ve cemiyet olduklarını göz ardı ederek, fert olarak savaşı devam ettirmeye kalktılar, yani bulundukları sistematik düzlemi kaybettiler.

Sonuç:Malum!

Huneyn Savaşında çok çeşitli cemaat yapılarından oluşan cemiyet olmuş, olma aşamasında olan veya az olmuş cemiyetlerden Cemiyetler Konfederasyonu oluşturmak gerekiyordu.

Bunu savaş alanında/anında yapmak riskli ve/veya zordu. Tabiri caizse iş akışına bırakıldı. Kısa bir hüsrandan sonra kendilerine gelen fertlerden oluşmuş cemaatler, cemiyet olmaları hatta cemiyetlerden bir level üstte olmaları gerektiğinin farkına vardıklarından, Huneyn Savaşını bireysel kayıplar verselerde bu badireyi de atlattılar.

Her iki savaşta (Uhud ve Huneyn) da zafiyet gösterildiğinden, favori olduklarını düşünen Müslümanlar bu zorlukları yaşadılar.

Müslümanlar için Bedir Savaşı; Fert/Cemaat,Uhud Savaşı; Birey/Cemaat ve Huneyn Savaşı; Toplum/Devlet düzlemlerinin oluşmasındaki doğal deneyler/imtihanlardı.

Bu doğal süreçlerden geçen Müslümanların önünde dünyada iman merkezli/eksenli kalıcı bir yaşam standarttı/tarzı oluşturmaktır.

Hira’daki mesaj ile İman edenlerin serüveni,

Dikeyolarak:Fert, Cemaat, Toplum ve Medeniyet

Yatay olarak:Fert – Birey, Cemaat- Cemiyet, Toplum – Devlet ve Medeniyet – Sistem(Din)

Düzlemlerinin birbirleriyle yatay ve düşey geçirgenliklerinim kaybedilmemesi ve geçirgenlikler arasındaki süreci bozmamaları gerekmektedir.

Bu gelişmelerin, sistematiği teorik olarak belirtilse de; bu işleri yapan insan unsuru göz ardı edilemez, hepsinde ötesi; Allah(c.c)’ın toplumları imtihan için belalarla karşılaştırmasını beklemek imanımızın gereği doğal kabul edilmelidir.

Burada önemli olan nokta; Fert-Birey gibi yatay düzlemde veya Fert-Cemaat, Birey- Cemiyet gibi düşey düzlemde veyahut düzlemlerin düzensizliğinin müslümanlardan kaynaklanmasıdır.

Dışarı kaynaklı olumsuzlukları telafisini kendi hallerinde çözemezler! Allah(c.c)’ın yardımını beklemeleri gerekiyor.

Bunları şu örnek üzerinden açıklayalım; Sahabe döneminde Hariciler diye adlandırılan Müslüman bir topluluk vardı.

Bu topluluk dar ve/veya kısır düşüncelerinden dolayı zaman/mekân ve fikir düzleminde minimum tutarlılığı olumlu saydılar.

Sağlıcakla kalınız…  abdulkadir

 

İman ve Din
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin