BEŞİR İSLAMOĞLU

KUR’AN, SÖYLEM-EYLEM BÜTÜNLÜĞÜNE ÇAĞIRIR

Kur’an’a çağırmak, Allah’a kulak vermeye çağırmaktır. Allah’a kulak vermek, Allah’ın vahyine, yani ne istediklerine kulak vermektir. Diğer bir ifadeyle, “Semi’na ve eta’na” (işittik ve itaat ettik) demektir.

“İşittik ve itaat ettik” demek, ahlaki dürüstlüğe sahip olmaktır. Bunun için de önce Kur’an’ı, Allah’ın istediği şekilde okuyup anlamak, sonra da hayatını Kitap’ın mesajlarına göre düzenlemektir; zira Kur’an;

“Kitabı okuyup aktardığınız halde, kendinizi unutup iyiliği başka insanlara mı emrediyorsunuz? Aklınız bu kadar mı çalışıyor” (2/44) buyurarak, insanları ahlaki dürüstlüğe çağırmaktadır.

Ahlak; insan fıtratına, tabiatına yükletilen ve kişilik/asalet kazandıran değerler sistemidir. Bu değerler sistemi, imandan ve kitaptan önce gelmektedir. “Ey Muhammed! Sen daha iman nedir, kitap nedir bilmezken de muhteşem bir ahlaka sahiptin” (82/52) ayeti, insanın yaratılışının ahlak üzere inşa edildiğini göstermektedir.

İşte Kur’an’ın gönderiliş maksadı, insanların yaratılıştaki o temiz ahlakı korumalarını sağlamaktır. Bunun için de Kur’an’a çağıranların, öncelikle kendilerinin Kur’an mesajlarına uymaları gerekir. Onun içindir ki Kur’an, “Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Böyle yapmanız Allah katında sonuçları ağır olan bir davranıştır” (61/2) buyurarak müminleri söylem-eylem bütünlüğüne çağırmaktadır.

Kur’an’a çağıranların, Resulullahın örnekliğini ve rehberliğini dikkate almaları ahlaki bir zorunluluktur. Kur’an’ı doğru anlayanlar, Resulullah’ı Kur’an’dan ayrı düşünemezler; zira Kur’an’ı en doğru anlayan ve hayata dönüştüren Resulullahtır. O bakımdan onun sünnetini (uygulamalarını) dikkate almak, bir zorunluluktur. Dolayısıyla, Kur’an’ı Resulullahsız, Resulullahı da Kur’an’sız düşünmek isabetli bir yaklaşım değildir.

Allah’ın kitabından birinci derecede Allah’ın Resulü sorumludur. O, görevini hakkıyla yerine getirerek tamamlamıştır. O, hiçbir şekilde Kur’an’a ilaveler yapmadığı gibi, bir şey eksik de bırakmamıştır. Muhammed nebinin Kur’an dışındaki konuşmaları, daha sonra “hadis” adı altında toplatılmıştır. “hadis usulü” adı altında yapılan değerlendirmeler, maalesef, Muhammed nebinin sözlerini bütünüyle uydurmalardan ayıklayamamıştır. O bakımdan, Nebi’ye isnat edilen her bir rivayeti Kur’an’a ve akla arz etmek gerekir. Yani her hadisin mutlaka Kur’an’da bir dayanağı olmak zorundadır.

Dinin tek kaynağı Kur’an’dır. Kur’an’ı anlamaya çalışırken, başkalarının bilgilerinden yararlanmak, Kur’an’a ilave yapmak değildir; zira Kur’an bütünüyle tamamlanmış ve korunmuştur. İlavelere asla açık değildir. Dolayısıyla, Kur’an’ı anlamaya çalışanlar, her türlü bilgilerden yararlandıkları halde, Nebiye ait olduğu söylenen hadislerden yararlanmayı ret ediyorlarsa, ahlaki dürüstlüğe sahip olamazlar. Ahlaki dürüstlük, her doğru ve hikmetli sözden yararlanmayı gerektirir.

Sözün özü; Kur’an’a çağıranlar, herkesten daha çok ahlaki dürüstlüğe sahip olmalıdırlar. Söylemleriyle eylemleri arasında bir paradoks olmamalıdır. Haricilerin, “hüküm ancak Allah’ındır” diyerek, kimi ayetleri kendi emelleri doğrultusunda “sloganlaştırarak” kullanmaları gibi “bize Kur’an yeter” diyerek ayetleri sloganlaştırıp, hikmete sırt çevirirlerse, samimi olamazlar; zira Kur’an, slogan kitabı değil, hayat kitabıdır.

O halde, Kur’an’a davet edenler, önce kendileri Kitabı ve elçisini doğru anlamalı, anladıklarını dürüstçe yaşamalı ve sonra da başkalarına tavsiye etmelidirler. Bilindiği gibi en etkili davet, yaşanarak örnek olmaktır. Dürüstlük ve adaletli olmak isteyenler, önce kendileri dürüst ve adaletli olmak zorundadırlar. Aksi takdirde yaşamayacakları şeylere davet etmenin pek bir ehemmiyeti olmayacaktır.

Konuyu şu ayetleri hatırlatarak sonlandıralım:

(Yoksa her vadide şaşkın şaşkın dolaşıp, yapmayacakları şeyleri söyleyen kimi şairler gibi mi olacaksınız? Ancak, iman edip iyi işler yapanlar, Allah’ı unutmayanlar ve haksızlığa uğradıklarında kendilerini savunanlar samimi olanlardır. (26/24-27)

Selam ve sağlık dileklerimle…

KUR’AN, SÖYLEM-EYLEM BÜTÜNLÜĞÜNE ÇAĞIRIR

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin