NEVZAT ÜLGER

İL VE İLÇE BAŞKANLARI DEĞİŞECEK

Siyasette değişim rüzgârları bütün hızıyla esiyor. Bu değişim sürecini partiler üzerinden yapmaya çalışalım.
Önce AK Parti’deki değişimlere dikkat edelim.
AK Parti’de 2023 yılında yapılan genel seçimlerde ilk değişim milletvekili listeleri üzerinde yapıldı. Üç dönem milletvekilliği yapanlar liste dışı bırakıldı. Bu üç dönemin peş peşe veya aralıklarla olmasının önemi dikkate alınmadan üç dönem vekillik yapanlar listeye konulmadı. Bu değişim toplumda oldukça olumlu karşılandı. Bu kural partinin genel başkan vekili için dahi delinmedi. Böylece milletvekili listelerinin çok azı hariç tamamına yakını yenilendi.
İkinci değişim kabinedeki bakanların değişimi oldu. Bakanların tamamı değişti. Burada ölçü değişimdi. Bakanlar kurulunun değişimi de toplumda olumlu makes buldu. Çünkü muhalefet de dahil olmak üzere bu değişimi olumsuz bulan hiç kimseye şahsen ben rastlamadım. Yılmaz, Şimşek, Fidan, Yerlikaya, Güler, Bolat ve diğer bakanlar toplum tarafından kabul gördüler.
Çok yakında MKYK’de önemli değişim yaşanacağı söyleniyor. Parti merkezinden sızan haberlere göre değişim oranının % 80 olması bekleniyor. Özellikle kendi alanlarında başarı grafiği yukarı doğru olan isimlere yer verileceği söyleniyor. Oldukça önemli bir gelişme ve toplum bu değişimi şimdiden satın almış durumda. Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
AK Parti’nin başkanlık divanı da büyük oranda yenilenecek elbette. Yüz eskimesi diye bir yaklaşımı ıskalamamak gerekir.
14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 seçimlerinde başarılı olamayan il ve ilçe başkanları da kongrelerde değiştirilecek. Tabi hemen değişecek il ve ilçelerin olduğunu da belirtelim. Parti merkezinde bu konuda, seçimlerde alınan oyların analizi dikkatle yapılmaya devam ettiğinden, radikal kararların çıkacağını söyleyebiliriz. Oyunu yükselten yöneticiler kalacak, oyunu düşüren her kademedeki başkanlar değişecek. Hatta bu oy düşüklüğünün ilgili yönetimlerdeki isimlerin kibirli oluşlarına dahi bağlandığı yerler var diyor ilgililer.
Yerel yönetim seçimlerinde, yakını olsun veya olmasın, müteahhitlerle yakın ilişki içerisinde olan belediye başkanlarına listelerde yer verilmeyeceği söyleniyor. Ama dürüst belediye başkanlarıyla yola devam edilecek. Hem dürüst, hem bilgili, hem problemlere çözüm bulan yönetimler kendi toplumlarını daha ilerilere taşıyabilirler.
Seçim kazanmış iktidar partisinde bu değişimler yaşanırken, seçim kaybetmiş muhalefet partilerinde değişimin ayak sesleri var ama henüz yansımalarını göremiyoruz.
Genel Başkan olduktan sonra, ittifaklar yaparak yerel yönetimlerde sağladığı kısmi başarının dışında pek başarı alanını topluma yansıtamayan CHP’de merkez yönetim kadrolarında yapılan değişiklikler toplumu pek tatmin etmedi. Toplumda CHP Genel Başkanı’nın değişimi bekleniyor işin doğrusu. Keza CHP de yerel seçimlerde belediyelerdeki idare-müteahhit ilişkileri ciddi ciddi incelenmeye alınmalıdır.
2023 yılında hala ideoloji ve hala mezhepsel siyasete yer verilmemelidir. Toplum bu kutuplaştırmaları aştı. Fakat siyaset maalesef bu konuda toplumun biraz gerisinde kaldı. Bu kutuplaştırma oyunundan hala fayda umanlar var. Bu cümle bütün siyasi partiler için geçerlidir elbette.
Bir ara yıldızı parlayan İYİ Parti, seçimlerde aradığını bulamadı. Hala ideolojik bir zeminin arayışlarını aşamadı. Bağımsız adayların tek başlarına aldıkları oy oranlarının gerisinde kaldığı iller oldu. Bu tablo partinin seçimlerde takip ettiği yolun ve tercihlerin gözden geçirilmesini zorluyor. Değişime direnen partiler kaybediyor. Arkaik düşünce yapıları, belki kendini yenileyemeyen “orta yaş grubunu geçmiş toplum katmanı” için bir şeyler söylüyor ama toplumun büyük kesimini fazla ilgilendirmiyor.
Yeniden Refah Partisi, seçimde başarılı sayılmakla birlikte, illerde aday gösterdiği isimleri nasıl tespit etmişse, toplum tarafından kabul görmedi. Oysa kazanma ihtimali yüksek olan isimler vardı parti içerisinde. Demek ki ciddi bir iç muhasebeye ihtiyaç var.
DEVA, Gelecek ve Saadet Partileri için önemli bir iç matematiğe ihtiyaç var. Yalnız kadro olarak topluma sunum yapan partilerin, bu sunumlarının mevcut yapıda herhangi bir değişim ön görmediklerini, sadece biz daha iyi borçlanırız, biz yeni bir heyecan veririz anlamını pek aşamadığını kabul etmeleri gerekir. Yeni bir parlamenter sistemi dahi iyi anlatamadılar, sadece kuru bir “Erdoğan düşmanlığı” üzerinden ve o da yeniçeri mantığı ile sadece “istemezük” modunda kaldılar.
Dünya değişiyor, toplum değişiyor. Paris’deki olaylar aslında bozuk gelir dağılımı ile ırkçı bakışların tetiklediği bir “Avrupa kışı” habercisidir. Demek ki yönetimler toplumdaki değişimleri iyi okumalı, iç muhasebelerini iyi yapmalıdır.
Geciken değişimler, siyasi partilerin kendilerine de topluma da zarar veriyor. Bireysel tercihlere değil, rasyonel akla ihtiyaç var.

 

İL VE İLÇE BAŞKANLARI DEĞİŞECEK

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin