Seçimler öncesinde ülkemizde para ve emtia insan emeğinden kat be kat fazla kazanıyordu. Üreten ve çalışan can çekişiyordu. Seçim biter bitmez siyasal riskler ortadan kalkacak hükümet kolları sıvayacak ciddi ekonomik hamlelerle üreten kazanacak, ülkemiz atılım yapacak deniyordu. Biz de dört gözle bunu bekliyorduk.
Üretici desteklenecek, üretim patlayacak, ülkemiz her gün biraz daha kendi kendine yetecek umuyorduk. Bu bağlamda TMO’nun hububat alım fiyatları ve verilecek ürün desteği bize gerçekten umut olmuştu. Ülkenin bel direği olan çiftçiler desteklenerek halkın tabandan yükselişi dizayn ediliyor kanısı oluşmuştu. Ta ki yapılan açıklamanın tabela fiyatı olduğunu gördük o zaman çiftçinin dımdızlak ortada bırakıldığını, Cumhurbaşkanımızın da fiyatla aldatıldığını anladık.
TMO’nun belirlediği arpa ve buğday alım fiyatı, ürün desteği yılın rekoltesi harikaydı. Sadece TMO Cumhurbaşkanımıza yaptığı sunumda bu fiyatları verdik ama alım yapmayı geciktirerek çiftçiyi kaderine terk edeceğiz reelde alım yapmamış olacağız demeyi unutmuş olmalı.
Arpanın, buğdayın kıt olduğu yıllarda ofis alımlarının yanısıra Tarım Krediler, Türk Şeker çiftçilere mesajla ofis şartlarının da üzerinde olumluluklarla arpa buğday alırlardı. Böylelikle diğer fabrikaları ve tüccarı da öğütmüş olurlardı. Bu yıl çok şükür onlar da ortada yoklar. Ne nefes, ne ses verip vermiyorlar. Kafasını kuma gömmüş deve kuşu rolü yapıyorlar.
Hulâsa TMO’nun belirlediği harika bir fiyat, bayram sonrası alıma hazır oluruz diyen LİDAŞ, ortalıkta gözükmeyen TARIM KREDİLER ve bu yıl varlığı, yokluğu bilinmeyen TÜRK ŞEKER emoji karakterleri olan görmedim, duymadım, bilmiyorum üç maymunu çok iyi oynuyorlar.
Ülkemizin hele hele şehrimizin stand – upcılara ve tiyatroculara çok ciddi ihtiyacı var. Gülme, güldürme toplumumuzda fukaralık derecesinde anca… Bu yüzden kurumlar nezdinde bakanlıklar düzeyinde gülüşte atılıma ciddi ihtiyacımız var ama yine de her bakanlığın işi kendi alanında olmalı. Üç maymun tiyatroysa bunu Kültür Bakanlığı oynatmalı. Tarım Bakanlığı bu alana el atmamalı üç maymun tiyatrosu oynamamalı, oynatmamalı.
Seçimler nedeniyle yeni kabine aşağı yukarı harman dönemine denk gelmiş olabilir ama bu tarımın önceden yok olduğu ve ya hesaplanamaz olduğu anlamına gelmez. Zaten arzulasak da ne mevsim ne güneş bize göre hareket etmez. Tarım Bakanımız acilen kolları sıvamalı. İster yer siloları ister başka adımlar atarak bir an önce çiftçinin mağduriyetini gidermeli. Türk Şeker ve Tarım Kredileri de devreye sokmalı.
Sezona hububatla başlandı sebze, meyve, pancar, pamuk, mısır ve çeşitli ürünlerle devam edilecektir. Tarım Bakanlığı bunların hepsini, tarımın yanısıra hayvancılığı da çok ciddi dizayn etmelidir. Üreticimize ve ülkemize doğru çözüm adımları hem para hem ürün kazandırmalıdır.
Tarım Bakanları çiftçinin korunması, tarımın muhafaza edilmesi konusunda başarılı olmak zorundalar. Bir ülkede tarımsal bir ürün çok olduğunda değeri düşüyor ya da çöpe atılıyorsa o ülkede Tarım Bakanlığının varlığı sorgulanmalı. Asla ve kat’a çiftçi, hayvancı çalışarak mağdur olmamalı. Yaşayacaksa bir mağduriyet bir tek üretmediği için yaşamalı.