Önce bir yıla sığmayan sınav hazırlığı ardından sınav ve alınan puanlar. Şimdi de YKS öğrenci yerleştirme sonuçları.
YKS sonucunda bir yere yerleşemeyen öğrencilerimiz için bu yılki maraton son buldu. Bu gençlerimiz ya yeniden yola devam diyerek tekrar üniversiteye hazırlanacaklar ya da bu yürüyüş tamam diyerek iş hayatına koyulacaklar.
Asıl problem kazananlarda. Yaşadığı şehrin üniversitesine yerleşmişse biri ona eyvallah yoksa kıt kanaat geçiniyorsa bir aile, evlatta çok ya da az puan aldığı için dışarıyı tercih ettiyse inanın onun için artık okumak da yaşamak da zor bir zanaat.
Ülke politikası olarak üniversiteleri o kadar çok çoğalttık ki eksi puana bile bölümleri ayarttık. Her gence hurra mektebe dedik. Nitelikli Mesleki Eğitime geçiş yapamadık. Niteliksizliği meslek edindik.
Biz veliler çocuklarımız iyi bir bölümü kazansın da ne yapar ne eder onları okuturuz deriz ama bazı öğrenciler ailelerinin durumunu öncelerler. Puanı iyi olan bir yakınım vardı. Maddiyatım el vermez Fırat’ın dışını yazarsam okuyamam dedi. Hukuk tercihi dolayısıyla mecburen İnönü Üniversitesini yazdı. Bu yakınlığa rağmen kara kara düşünmektedir. İnanıyorum bu yıl milyonlar bu haldedir.
Eskiden sol kesimin üniversiteler için problem ettiği harçlar vardı. Haklılardı. Sadece onların eylemsel karşıtlığı bu işe siyasal boyut katıyordu ve hükümetler bu karşıtlığa boyun eğilmemesi gereken bir tavır alıyorlardı. Ben hükümetimizden bu konuda solculardan daha solcu olmasını talep ediyorum. İşi siyasallaştırmadan eğitim hakkını önceleyerek tüm devlet üniversitelerinde harçların kaldırılmasını ya da harç ödemelerini hükümetin üstlenmesini talep ediyorum.
Üniversitelerimiz de öğrenci kapasitelerini, bulundukları şehirlerin potansiyellerini göz önüne alarak yurt kapasitelerini ciddi oranda arttırmalılar.
Genelde tüm Türkiye’de özelde şehrimizde Valimiz, Belediye Başkanımız, İş Örgütlerimiz, Milletvekillerimiz, Fırat Üniversitesi ortak bir akıl ve ortak bir çok adımla Fırat’ı tercih eden öğrencilere bu güzel şehir eğitim yuvasının yanısıra yaşam, iş ve aş olanakları sağlamalı.
Öğrenciler her koşulda Fırat’ı tercihe can atmalı.
Ayrıca her fırsatta Fırat Üniversitesinin çok nitelikli bir üniversite olduğunu haykıran bir üniversite yönetimimiz var ama maalesef diğer seneler olduğu gibi bu sene de dünyanın ilk bin üniversitesi içinde Fırat yok. Üniversitemizde abaküsle eğitim verilmediğini biliyoruz ama küresel anlamda hala yokuz.
Fırat kelime olarak gerçek mutluluğa verilmiş bir ad ve tarihin en ünlü nehri. Rektörlüğümüz bizi güzel nağmelerle pohpohlayacağına Fırat’ın adını dünyanın ilk bini içine soksun. Dünyada bir varlığı olsun.
Yine resmi kurumlar ve STK’lar vatandaşa yardımcı olmak zorundalar. Kime sorsan konu eğitim ve öğrencilerse cümleler çok naif çok ince. Kelimeler süslü anlatımlar püslü ama gerisi hiç gelmez.Valiliğimiz, Belediyemiz ve STK’larımız iyi yerleri kazanan öğrencilerimize hiç bir ayrım yapmadan maddi durumlarına göre yardımcı olmalılar. Onların kafasını ekonomik yoksunluktan kurtarmalılar.
Ayrıca dil eğitimi bu ülkemizde bir parça şehrimizde başlı başına sorun. Fırat Üniversitesi bu şehre gerçek bir değer katmak istiyorsa her alanda her dalda her platformda İngilizce eğitim vermeli dili öncelemeli önceletmeli. Kısacası Elazığ için dil seferberliği başlatmalı. Milli Eğitim, Belediye, Valilik hepsi bu işe ciddi el atmalı. 2023 – 2024 eğitimde dil yılı olarak lanse edilmeli.
Bir de şehrimizin bağrından çıkmış örnek bir aile ASEV ( Alimoğlu Sağlık ve Eğitim Vakfı ) adı altında bir vakıf kurmuş. Sağlık öğrencilerine burs veriyorlar. Bu vakfın nadide özelliği torpil işlemiyor. Baş vuru sahiplerinin doldurduğu formun doğruluğunu kontrol edip eğitsel başarıyı ve maddi yoksunluğu içeren bir puanlama yapıyorlar. Puan sırasına göre burs veriyorlar. Şehrimizin tüm STK’larına ve zengin kuruluşlarına örnek olmalarını diliyorum.