Sizi mutlaka biraz korku ve açlık ile; biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden noksanlaştırmak sûretiyle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele!
Bakara / 155. Ayet
Evet değerli okurlarımız, bu güzel ayette ne güzel anlatmış, ‘Sabretmeyi’
Ama, son zamanlarda çok sabırsız bir toplum olduk maalesef!
Özellikle, trafikte ufak bir olayda, dışarıya çıkma sopa ve silah çekmek çok olmaya başladı!
Çok şükür bu maganda hareketleri yapanlara büyük cezalar getirdi hükumetimiz.
Marketlerde, pazar yerlerinde daha bir çok sabırsız insanları görürüz maalesef!
Kendimizi kontrol edip, sabırla yapacağımız işler daha güzel olur değerli okurlarımız.
Şimdi konumuz ile ilgili güzel bir kıssa okumuştum o aklıma geldi. Bunu yazarak yazımı sonlandıracağım…
Bir zamanlar çok sabırsız bir çocuk yaşarmış. Adı Emre imiş. Emre, her şeyin hemen olmasını istermiş ama bazen istekleri zaman alırmış. Olsun ya da olmasın, Emre istediğini yapana kadar ısrarcı olurmuş.
Bir gün okulda öğretmen din dersi işliyormuş. Öğretmen, Emre’ye sormuş:
“Emre, söyle bakalım, sabır nedir?”
Emre içinden “tam da bana sordun” demiş ama dışarıya yansıtmamış.
Emre cevap vermiş:
“Öğretmenim, sabır nedir bilmiyorum ama sabırsızlık benden sorulur!”
Öğretmen merakla sormuş:
“Anlat bakalım, neymiş sabırsızlık?”
Emre cevaplamış:
“Her şeyin hemen yapılmasını beklemektir, öğretmenim.”
Öğretmen düşünmüş:
“Sence bu doğru mu?”
Emre hızla onaylamış:
“Evet hocam!”
Öğretmen kurnaz bir şekilde devam etmiş:
“Hadi bakalım, bir örnekle bunu test edelim: Senden yüz kez ‘SABIR’ yazmanı istiyorum. Eve git, yaz ve yarın bana getir.”
Öğretmen bu isteği sırasında gülümsemiş. Tam bunu söyledikten sonra okulun zili çalmış ve Emre eve gitmiş. Ancak öğretmen, Emre’nin telefonuna sürekli “sabır yaz” mesajları atmaya başlamış. Emre, mesajları silmiş ama öğretmen tekrar tekrar göndermiş. Sonunda Emre bıkmış ve defterini alıp koca puntolarla “Sabır” kelimesini defterin sonuna kadar yazmış. En sonunda bitirmiş.
Ertesi gün öğretmene defteri götürüp vermiş. Öğretmen sormuş:
“Nasılmış Emre Bey? İnsanları nasıl bıktırdın bakayım?”
Emre cevap vermiş:
“Hocam, haklıymışsınız. Aslında doğru değilmiş.”
Öğretmen gülümsemiş:
“Dersini aldığına sevindim Emre! Sen sabırsızlığı anlattın, şimdi dinle ben de sana sabrı anlatayım ve tüm arkadaşlarına.”
Öğretmen devam etmiş:
“Sabır, erdemli bir insanın yapacağı en güzel iştir. Sabır, bambu ağacına benzer. Bambu, 5 yıl boyunca hiç açmaz ama sabırla her gün sulandığında tatlı bir ağaç oluverir.
Hz. Eyyub Peygamber, hastalıklarla mücadele edip sabır sayesinde hastalıklarından kurtulmuştur. Şimdi anladınız mı sabrı?”
Çocukların hepsi cevap vermiş:
“Evet anladık!”
Son olarak Emre sözlerine eklemiş:
“Siz de sabırlı olun. Biliyorum, sabretmek bazen zor olabilir ama daha fazla sabredebildiğiniz zaman, sıkıntılarınızı aşabilirsiniz.”
Saygılarımla…
