Damattan sonra göreve geldiği günden bu yana, gündemde olmayan açıklaması yok! O kadar çok flaş açıklaması oldu ki pek çoğu mizah figürüne dönüştü. Yapılan espriler bir yana çizilen karikatürleri bile efsane…
Son yaptığı konuşma yine sosyal medyada gündeme oturdu. Öyle ki ülkemin güzel insanlarının açıklamaya dair yaptıkları espriler, karikatürler yine inanılmaz yaratıcı.
Gözlerdeki ışıltıdan, şimdi uyuyup 6 ay sonra uyanmaları kapsayan açıklamalara alışmışken geçen gün yaptığı konuşmayı dinlediğimde inanamadım.
Uygulanan ekonomik politikaya ilişkin açıklamasının bir bölümünde dehşet iktisadi terimlerden bahsedince bir an afalladım…
Eskiden anlaması daha kolaydı. “Bakan Nebati ’ye ne olmuş!” dedim.
Eee, tabi katıldığı yeri düşünecek olursa, uyguladığımız ekonomiye dair açıklamalarda bulunurken, gözlerdeki ışıltıdan bahsedecek değildi ya!
Koskoca Ekonomik Dönüşüm Zirvesi’ nde açılış konuşmasını yaparken biraz da olsun teknik konuşmak lazım.
Ama, keşke yazılı metine dahası kullanacağı kelimelere biraz daha fazla çalışsaydı. Zira çok fazla duraksama olmaz, akıcılığını ve dinleyenler üzerindeki inandırıcılığını arttırmış olurdu.
Ancak konuşmasının bir bölümünde öyle cümleler kurdu ki! Benim gibi ilk kez dinleyeler. “Bizim bildiğimiz kişi mi?” diye düşünüp şaşkınlık yaşamıştır.
İşte o şaşırtan açıklama;
“Neo klasik ekonomi düşüncesinden, epistemolojik bir kopuşu temsil eden, heteredoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan; davranışsal ekonomi ve nöro ekonomiyle daha fazla önem kazanmaktadır.” dedi.
Sosyal medyada gündem olan bu konuşmada anlaşılamayan terimlerin anlamları neymiş ve neden bu terimleri kullanmış gelin beraber bakalım.
Neo klasik ekonomi, bu iktisat modelinde insanların satın aldıkları mal ve hizmetlerden en üst düzeyde fayda sağlamaları ve memnuniyetlerinin de bu doğrultuda olması amaçlanır. Tabi ki mal ya da hizmeti sağlayan firmalar da bu noktada elde edecekleri kar oranlarının olabildiğinde yüksek olması için gayret eder ki Bakan Nebati bu noktada bu alışılmış modelin dışına çıkıldığına vurgu yapmak istemiş.
Epistemolojik kopuş, var olan ya da yaygın kabul edilen ana fikir ve uygulamadan ayrılmak olarak basitçe tanımlamak mümkün. Bu terimin çıkış noktası Maksizme dayanır. Karl Maks daha önceki bilindik düşüncelerden yola çıkarak eleştirdiği noktalardan dolayı farklı bir düşünce içinde bulunur. Kabul edilenden farklı bir duruş içindedir. Düşüncenin temelinde insanın özgürleşmesi fikri yatar. İşte Bakan Nebati’de bu noktada bu terimi kullanarak, ekonomide uygulanan politikaların aşılmışın aksine değiştirildiğine dikkat çekmek için kullandığını söyleyebilirim.
Nöro ekonomi kelimesine gelince, kişilerin ekonomi ile aldıkları kararları ‘neye dayanarak’ ve ‘nasıl’ aldıklarını araştıran bir inceleme alanıdır. Alınan kararlarda bireyler neleri kısas alarak kanaat oluştururlar? sorunsalıyla yakından ilintilidir. Tabi söz konusu insan olunca bunu araştırmak sanıldığı kadar kolay değil. Bilim gibi keskin kuraları olmamakla birlikte sosyal yapıdan etkilenen ve duygusal, değişken karmaşık bir metabolizma. Dolayısıyla bu yönü insan üzerinde yapılan araştırmalarda, genelleme yapılması noktasında olumsuzluklara neden olur. Bakan Nebati, kanımca beklenilenin dışında yani piyasanın zorladığı yönde karar almaktansa uygun görülen ihtiyaçlara yönelik davranmayı seçtiklerini dile getirmeye çalışmış olmalı.
Diyerek yazıma son vereyim ve tabi ki bir sonraki açıklamayı da dört gözle beklediğimi de itiraf edeyim.
