Evimizde oynadığımız son üç maçı kazanmış olmanın verdiği öz güvenle Hacettepe maçına çıktık. Müsabaka on birine baktığımızda son maçların kanayan yaraları olan sol bek ve forvet pozisyonlarında değişikliğe gidildiğini görüyoruz. Geçen haftalarda sol bek olarak Burhan’ın oynatılmasının bize verdiği zarardan bahsetmiştim. Son yediğimiz gollere bakarsanız neredeyse tamamını Burhan’ın kanadından yedik. Yanlış anlaşılmak istemem Burhan açık oyuncusu bekte oynayamıyor bunun için Burhan’ı suçlamıyorum denendi ve olmadı vazgeçmek en doğrusu. Bek pozisyonun da Hasan Ekici oynadı. Çok mu iyiydi derseniz Burhan’dan iyiydi derim. Forvette ise Bahattin Köse’nin yerine Murat Torun oynadı. Açıkçası beklentinin çok altında kaldı. Uzun boylu pivot forvet oynamasına rağmen top tutamadı, ataklarda pas opsino olamadı, çok top ezdi, bir daha on bir şansını bu performansla bulabileceğini sanmıyorum. Ayağına gelen fırsatı değerlendiremedi.
Son haftalarda oynadığımız müsabakaların özellikle ilk yirmi dakikalarında hep sıkıntı yaşadık. Hep çok net pozisyon verdik ve goller yedik. Hacettepe maçında bu durum değişti. Takım ilk düdükle birlikte önde baskılı oynadı. Sol bekten orijinal mevkisine geçen Burhan, sol açık Beykan ve ortada Çağrı ile önde topu tutmayı başardık. Bu sezonun en iyi ilk yarı performansını sergiledik desem abartmış olmam. Kalemizde hiç pozisyon vermedik. İlerde sağdan, soldan ve ortadan bir çok gol pozisyonuna girdik. Önce Beykan çok şık bir kafa golü attı. Kırk beşinci dakikada Beykan bu kez arka direkteki Çağrı’ya golü attırdı. İkinci golün hemen arkasında rakip defans oyuncusunun büyük hatası sonrası Burhan kaleci ile karşı karşıya kaldı ama topa çok kötü vurunca soyunma odasına iki sıfır önde girdik. İlk yarı ile ilgili sergilediğimiz oyuna diyecek bir şey yok fakat Murat Torun’un bu oyuna ayak uyduramadığını ve katkı veremediğini söylemek gerekir.
İkinci yarı rakibimizin daha fazla riski alarak üzerimize geleceğini bilmek için müneccim olmaya gerek yok. Defans hattının arkasına sarkacak hızlı oyuncularla kontra atağa çıkıp farkı arttırma planı yaparız diye düşündüm. Önde ağır kalan Murat’ın yerine forvete Çağrı’yı çekip Cengizhan’ı Murat’la değiştirerek bu planı gerçekleştirebilirdik. İkinci yarının başlamasıyla Bülent Hocanın benim gibi düşünmediğini anladık. Haftalardır gol yediğimiz sol beke anlamsız bir şekilde Burhan’ı çekti. İleride bir ağır adam yetmez deyip Murat’ın yerine Bahattin’i Hasan’ın yerine de Mesut Saray’ı aldı. Önde hızlanmak yerine ağırlaştık. Bu dakikalarda rakip topa sahip olmaya ve risk alarak oynamaya başladı. Rakibimizin defans güvenliğini ikinci plana almasıyla aradığımız kontraları bulduk ama tanklar hızlı hareket edemediği için net pozisyonlardan yararlanamadık.
Bir oyuncuya değinmeden geçmek istemiyorum. 90 dakika hiç durmadan tüm toplara basan, hücumda pas organizasyonlarına katılan, yorulmak bilmek Fatih Kıran’ı tebrik ediyorum. Tam bir biyonik adam maşallah diyeyim nazar değmesin.
Haftalardır hocayı övüyorum. Bu övgüyü de sonuna kadar ediyor. Sezon başında oynanan oyunla şuan ki oyun arasında gece gündüz kadar fark var. Aynı oyuncularla bu farkı yaratmak tamamen hocanın becerisidir. Hocam buraya kadar her şey güzel ama gözünü seveyim Burhan‘dan sol bek olmaz inat etme lütfen. Mesut Saray bu saatten sonra ancak halı sahada oynar vazgeç zorlama takımda koşan mücadele eden gençler oynasın hata yapacaksa da gençler yapsın. İnşallah sende görüyorsundur bunları.
Üst lige çıkacaksak ara transfer döneminde en az bir forvet, kaliteli bir on numara ve sol bek almamız gerekiyor. Bu iskeletle birlikte alınacak iyi oyuncular bizi üst lige taşıyacaktır.
Geçen hafta lig sonuncuna karşı deplasman da kazanamama şansızlığımızı kıramadık. Önümüzdeki hafta Sapanca Gençlik Spor’u yenerek bu şansızlığı kırıp yükselişimizi devam ettirmemiz gerekiyor. Sapanca 9 puanla sondan ikinci sırada yer alıyor. Bu sezonun ilk deplasman galibiyetiyle haftaya görüşmek üzere. Saygılarımla…