Teknik direktör sorununu çözerek haftaya başladık. Yeni teknik direktörümüz en son Sapanca Gençlik Spor’u çalıştıran 48 yaşındaki Bülent Yenihayat oldu. Yeni hocamızın takımımıza YENİHAYAT olmasını ve bol galibiyetle bir sezon geçirmesini diliyorum. Geçen sezon takımıyla 26 maçta 39 puan toplayıp orta sıralarda yer almış. Bizim için hedef üst lige çıkmak bunun öneminden bahsedilmiştir diye düşünüyorum. Elazığspor gibi köklü bir kulübün başına geçiyorsa hedefin ne olduğu iyice hocaya aktarılmış olması gerekiyor. Bizim için ligde kalmak başarı sayılmaz tek başarı yıllardır beklediğimiz şampiyonluktur.
Kısa süre takımla çalıştıktan sonra Velimeşe maçının kadrosunda 2 değişiklik yaparak Silifke maçına çıktı. Takımla az zaman geçirmiş olması ve futbolcuları iyi tanımadığı için bu özelinde iyi yada kötü yönde eleştiri yapmayı doğru bulmuyorum. Hocaya zaman vererek oynatma isteği oyunu ve felsefesini anlamamız gerekiyor. Maça baktığımızda oyundaki sorunlar aksaklıklar çözülmüş desek doğru olmaz. Zaten hocanın bu kadar kısa sürede böyle bir şeyi başarması için elinde sihirli bir değnek olması gerekir. İzlerken diğer maçlardan farklı olarak göze ilk çarpan takımın isteği ve arzusuydu. Evet geçişlerde, atak bitirmekte, geri dönüşlerde sıkıntı yaşadık. Özellikle göbekten yediğimiz ataklarda çok rahat pas imkânı veriyoruz maçta verdiğimiz iki net pozisyonda bu paslaşmalar sonunda gerçekleşti. Dediğim gibi bu sorunları çözmek için hocaya zaman verilmeli. İlk golde korner atışı sonrası yaptığımız paslar daha önceki maçlarda denemediğimiz bir organizasyondu. Köşede yapılan paslar içerdeki defans oyuncularının dağılmasına neden oldu. Bu sayede arka direkte Metin boş kaleye golü attı. Golden sonra rakip baskıyı kurdu gol pozisyonları da buldu ama değerlendiremedi. 73. dakikada Soner’in taş çizgisinde ki gereksiz müdahalesi 10 kişi kalmamızı neden oldu. 88. dakikada Burhan’ın golüyle rahatlık. Bu gol her ne kadar Burhan’ın hanesine yazılsa da Yağızcan’ın pası birinci sınıf harika bir pastı. Yağızcan’ın bu pasları daha sık denemesi gerekiyor. Benim gözümde bu maç özelinde en değerli olan şey ise takımın 10 kişi kaldıktan sonra verdiği reaksiyondu. Oyundan düşmedik, moral bozmadık, topu kontrol edip rakibe fırsat vermedik ve bunun meyvesini ikinci golü bularak aldık. Bu öz güvenimiz için gerçekten çok önemli.
Silifke maçında aldığımız galibiyet bizim için sadece 3 puan anlamına gelmiyordu. Haftalardır üzerimize çöken yeni stadyumda galibiyet alamama uğursuzluğunu da kırmış olduk. Diğer bir tabirle şeytanın bacağını kırdık. Bu galibiyet düşük olan seyirci sayımızın artmasına da vesile olacaktır. Şimdi sıra Yeni Atatürk Stadyumunda galibiyet serisi yakalamakta.
Elazığspor haftaya lider Karşıyaka deplasmanına konuk olacak. Zorlu müsabakadan alınacak puan veya puanlar özgüvenimizi yerine getirecek ve yükselişimiz için yeni bir kıvılcım olacaktır.
Diğer temsilcimiz 23 Elazığ FK hafta içi kupa mesaisinde Sivas Dört Eylül’ü eleyerek üst tura yükseldi. Elazığspor’un aksine kupayı önemseyen ve tur atlayan 23 Elazığ FK’yı tebrik ediyorum. Ligde son 3 maçında yenilgi yüzü görmeyen temsilcimiz bu hafta Çatalcaspor deplasmanın da son dakikada bulduğu golle 1 puanı hanesine yazdırdı. Yeni umutlarla haftaya görüşmek üzere…
