NEVZAT ÜLGER

İKİZ KULELERİN VURULMASI, 11 EYLÜL VE ABD’NİN SON OYUNU; “(IMEC)”

ABD, yer altı ve yerüstü zenginliği olduğuna inandığı ülkelerin bu servetlerine çökmek için çok oyunlar tezgâhlıyor durmadan. 2000’li yılların başında Irak’ın işgali vardı. Senaryoya bakar mısınız?

Tarih 11 Eylül 2001, saat 08.46; Dünya Ticaret Merkezi’ndeki Kuzey Kule’ye içinde 92 yolcusu bulunan bir uçak çarptı, 1.000’den fazla ölü var dedi ajanslar.

Aynı gün, saat 09.03’de, DTM’ndeki Güney Kule’ye içinde 65 yolcusu bulunan bir başka uçak çarptı, 1.000’den fazla ölü var diye haber geçti TV kanalları.

İki saat içinde 110 katlı iki bina da çöktü.

Saat 09.37’de Pentagon binasının batı cephesine bir başka uçak çarptı, uçakta 64 kişi, binada 125 kişi vardı. Saat 10.03 Uçak Pensilvanya açığına düştü. Hedef gerçekleşmedi, hedef Beyaz Saray veya Amerikan Kongre Merkezi olabilirdi dendi.

Neticede; 2977 ölüm, 25.000 yaralanma ve 10 milyar dolarlık zayiat.

El Kaide lideri Usame Bin Ladin 2004 yılında bu saldırıların sorumluluğunu üstlendi. Nedenlerini sayarken; ABD’nin İsrail’e verdiği desteği, ABD’nin Arabistan’daki varlığı ve ABD’nin Irak’a uyguladığı yaptırımları sıralandı.

Usame Bin Ladin, 1 Mayıs 2011’de Pakistan’da ABD tarafından öldürüldü.

Olaylarla ilgili olarak dünya çapında çeşitli yorumlar yapıldı.

İkiz kulelerin ve Dünya Ticaret Merkezinin kontrollü bir yıkım olduğu söylendi. Olay günü binalardaki ölüler ve yaralılar arasında hiçbir Yahudi yoktu dendi.

Hatta bu saldırıların ABD gizli servislerinin bir sahte bayrak operasyonu olduğu iddiaları ortalıkta fing attı.

Peki, o zaman amaç neydi? Bu olaydan sonra neler oldu?

-Müslümanlara karşı büyük bir nefret söylemi gerçekleşti, Müslümanlar terörist (Fundamentalist) olarak nitelendirilerek uzun süre ABD’ye giriş ve çıkışlarda insani olmayan muamelelere tabi tutuldu. İslamofobi’nin ilk çekirdekleri ABD de atılmış oldu.

– 11 Eylül olayları Fukuyama tarafından medeniyetler çatışmasına bahane olarak kullanıldı. Türkiye buna karşı İspanya ile birlikte “medeniyetler İttifakı” projesini yürürlüğe koyarak karşı bir hamle başlattı.

-NATO’nun 5. Maddesi yürürlüğe konuldu ve işgallere gerekçe yapıldı. (“Tarafların, Avrupa veya Kuzey Amerika’da bir veya daha fazlasına karşı yapılacak silahlı bir saldırının hepsine karşı yapılmış sayılacağı konusunda mutabıktır” maddesi.)

-Ardından ilk hedef olarak Ortadoğu’nun ve Afganistan’ın işgalini meşrulaştırarak buralara girme planları başlatıldı.

-2002 yılında Bush Irak’ı işgal için zemin oluşturmaya başladı.

-Irak’ta kitle imha silahları var dendi, Saddam Hüseyin’in El Kaide’ye ve Filistin’e destek verdiği söylendi

-George W Bush, tanrının kendisine Saddam’ı devirme görevini verdiğini söyledi.

Aslında hedef Irak’ın petrol rezervleri idi.

İşgal konusunda NATO fikir ayrılığına düştü. ABD ve İngiltere işgal derken, Fransa ve Almanya önce işgale karşı çıktılar ama sonra herkes işgal demeye başladı.

20 Mart 2003 tarihinde ABD önderliğinde oluşturulan askerler “Çok Uluslu Koalisyon” güçleri adı altında Irak’a girmeye başladılar.  Bu tarihten iki gün önce ABD Türkiye’den “Çok Uluslu Güçler” için alan açmak adına “1 Mart” tezkeresinin TBMM’nce onaylanmasını bekliyordu ama bu tezkere TBMM’de kabul edilmedi.

George W Bush önce Afganistan’ı, ardından da Irak’ı işgal etti.

İşgale 40 ülke destek verdi. (5. Madde)

Saddam itibarsızlaştırılarak idam edilirken, Irak’ta bir milyon insanın öldüğü söylendi.

Irak nüfusunun % 16’sını oluşturan beş milyon (4,7 milyon) Iraklı yer değiştirerek göçmen konumuna düşürüldü. Bunların iki milyonu komşu ülkelere sığındı! O tarihte 1,5 milyon Iraklı Türkiye sınırlarını geçti.

Türkiye bu savaştan sonra Irak’a uygulanan 12 yıl süreli ambargo nedeniyle 100 milyar dolar zarara uğradı denildi.

Üstüne üstlük, Çekiç Güç’ün Türkiye’ye konuşlanmasına izin verildi.

Irak’ın zayıflamasıyla İran’ın bölgedeki önemi arttı.

İsrail rahatladı, Filistin Kurtuluş Örgütü zor durumlara düştü.

ABD’nin Türkiye’ye son oyunu ise; “Çin Halk Cumhuriyeti’nin girişimi ile oluşturulan eski İpek Yolu’nu  son yüzyılın imkanlarıyla canlandırmayı hedefleyen “Kuşak Yol Projesi”nin karşısına ‘Oyun değiştirici’ bir proje olarak, ABD’nin patronajlığında; Hindistan-Ortadoğu-Avrupa projesi (IMEC)”ni uygulamaya korken, Türkiye özellikle projeye dahil edilmedi.

Soru; ABD; bu projeyi; hem gelişmekte olan Türkiye’ye çelmek takmak hem de “Çin gibi Hindistan’ı da bitirmek üzerine mi kurdu?” acaba!

İKİZ KULELERİN VURULMASI, 11 EYLÜL VE ABD’NİN SON OYUNU; “(IMEC)”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin