RAMAZAN YILDIRIM

AK PARTİNİN SEÇİMİ

İktidar koltuğuna oturduğunda zulmüyle bu halkı, bu ülkeyi mahveden CHP muhalefet koltuğunu boş bıraktığında da ülkemize aynı oranda kötülük yapıyor. Ülkeye kalitesizliğin ve alternatifsizliğin hakim olmasını sağlıyor.

Olumsuz karşılamazlarsa CHP yönetiminden ricam başımıza geçmeyin ama tümden etkinliğinizi de yitirmeyin olacaktır. Yaşananlardan çıkarımım CHP bu ülkede iktidar koltuğuna oturmamalı ama hiç bir zaman varlığını da böylesine yitirmemeli. Hatta mümkünse ana muhalefet koltuğunda kadrolu olarak oturmalı.

Bakın bu yıl yüksek rekolteli hububat elde eden çiftçimiz ülke çapında ciddi anlamda zor durumda. Ülkemiz muhalefetinin yokluğu bu durumun hiç bir platformda dile getirilmemesini, çiftçinin kaderine hatta kadersizliğine terk edilmesini sağlıyor.

Cumhurbaşkanımız yerel seçimler için start verdi. Ak Parti ve MHP aday adayları yol haritalarını çizip ortam yoklamaya başladılar. Gelin görün ki muhalefetin içine girdiği girdap, CHP’de ki belirsizlik, İYİ Partideki halsizlik, DEVA, Saadet, Gelecek’teki çaresizlik muhalefete gönül vermiş aday adaylarının umutsuz, yorgun ve durgun olmalarını, hareketsiz kalmalarını sağlıyor.

Muhalefetin tutumundan okuduğum onlarda yok hiç bir olağanüstü durum. Halk kendi başının çaresine bakmalı. Ehil, arif ve erdemli kesimler bir araya gelip gönülleri fetheden kaliteli bir oluşum ortaya çıkarmalılar.

Böyle bir oluşum kurulduğu takdirde önümüzde iki seçenek olacaktır. Birincisi bu oluşumun yeni bir siyasal harekete dönüşmesi. İkincisi bu oluşumun siyasal bir cephe açmadan siyasete giren aday adayları için kalite ve kriter beyan etmesi.

Bu seçeneklerin ilki yeni bir perspektifle yeni bir muhalefet doğurur. İkincisi yeni nesil bir siyaseti getirir.

Üçüncü yol ülkemizde hiç bir değişimin olmaması. Bu da muhalefetin olmadığı bir ortam demektir ki iktidar aday adaylarının vasıflarına, niteliklerine, özgül ağırlıklarına, kalite ve kalibrelerine bakmadan parti üst yönetiminden adam bularak adaylıklarını garanti etme yoluna gitmelerini sağlar.

Halk istikrara oy vereceği için adayın kim olduğunun önemi olmayacak sadece iktidar partisinin adayı olmak önem kazanacaktır.

Muhalefetin yokluğu ve önümüzde yerel seçimlerin olması iktidarın suçu değil. Yasalara göre, demokratik teamüllere göre hiç bir sorun yok hatta her şey demokrasiye de gayet uygun.

Bizim Cumhurbaşkanımız’dan ve Ak Partili yöneticilerden istirhamımız bu ülke şimdilik alternatifsiz. Sadece hükümet var. Ak Partinin kazanma kaygısı yok. Böyle giderse de olmayacak. Böyle bir ortamda Ak Parti istediğimi atarım düsturunu bir kenara bırakıp Belediye Başkan Adaylarını belirlerken nitelikli, donanımlı, naif, iş bilir adaylarla bu halka en güzel hizmetleri sunmaya gayreti amaç edinirse, adaylarını bu bağlamda belirlerse bizler minnettar kalırız, müteşekkir oluruz.

Bunlar olmazsa da gökten ne yağmış yer kabul etmemiş diyerek hükümetimizi gök, kendimizi yet kabul ederek ölü bir toprak edasında yaşamımızı sürdürmeye çalışırız.

Düşünsel olarak Ak Partinin rakipsizliği rahatlık olarak görmemesini umuyoruz. Ak Partinin tüm olumsuzları bir yana bırakıp muhalefetli zamanlardan daha titiz davranıp bu halk için en iyi başkan adaylarıyla hareket edeceğine inanıyoruz. Umarız biz yanılmıyoruz.

AK PARTİNİN SEÇİMİ

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin