Rekabet kaliteyi, rekabetsizlik kalitesizliği doğurur. Ülkemiz muhalefetinin seçimden seçime kan kaybedişi resmi olarak muhalefet varsa da fiili olarak ülkemizi etkiyemeyen, etki edemeyen bir muhalefete mahkum etmiş durumda.
Kapitalizmin toplumsal olarak her gün biraz daha iliklerimize işleyişi, şehirleşme ve tüketim alışkanlıklarımızın sürekli gelişimi, ahlaki değerleri ve erdemi yitirişimiz bizim sağlıksız düşünmemize yanlışa inanmamıza vesile olmuştur. Kapital köleler olarak artık var olabilmenin tek yolunun varlık ve güç sahibi olmak olduğuna inanmış bulunmaktayız. Hamas İsrail savaşı gerçeğine rağmen inanca sarılamıyoruz.
Bu bağlamda muhalefet de varlık sahibi olmak ve güç devşirmek için ideolojilerini, ilkelerini bir kenara atmış iktidarın güçlü adaylarıyla dirsek temasına girmiş. Hile yasal olarak suç olduğu için vicdanların hiç bir zaman sindiremediği ama toplumun birebir karşı da çıkamadığı hülleye başvurmuş.
Bu oranın Türkiye’de tam olarak ne olduğunu bilmiyorum ama 31 Mart Yerel Seçimleri için Elazığ’da İyi, Gelecek ve Deva doğal kayıpları dolayısıyla varlık gösteremezken CHP ve MHP iktidar lehine etkin olmayan adaylarla yola çıktılar. Bir tek Saadet Partisinin adayı elinden geleni yapıyordu ama tabanda beklenen oranda neşv – ü nema bulamıyordu.
CHP ve MHP muhtemelen Ak Parti şehrimizde sevilen bir parti, Elazığ Belediye Başkanı da al benisi olan bir Başkan olduğu için bu yolu tutmuşlardı. Halbuki bu yol özünde seçmen iradesini temsil etmeyen bir yol olduğu için seçmen açısından bir zul partiler açısından da kabul edilemez bir yoldu.
Şehrimiz açısından baktığımızda sonuç çok daha kötüydü. Rekabeti bitiren bu davranış ancak ve ancak kalitenin köküne atılmış bir molotofdu. Vatandaş kabul etsin ya da etmesin, istesin ya da istemesin kendisini Ak Parti’nin gemisine binmek zorunda hissediyordu.
Peki ne bekleniyordu ne oldu? Beklenen kaybetmemiş bir Gürsel Erol kaybetmiş bir CHP, oyları düşse de ikinci sırada bir MHP. Beklenenin aksine Yeniden Refah Partisi olasılıkları alt üst eden bir ambiyansla ortaya çıktı. Fatih Erbakan rozet takma marifetiyle Elazığ Belediye Başkanı adayımız Faruk Septioğlu’dur dedi.
Bu haber Elazığ’a bomba gibi düştü. Elazığ’da halk gerçek anlamda muhalefeti buldu. Faruk Septioğlu oyunu kerhen vermek zorunda kalacaklara ya da alternatif bir yer arayanlara can simidi oldu. Seçimin atmosferi değişti. Halk finalde Fenerbahçe Pendik maçına hazırlanırken bir anda Fenerbahçe Galatasaray maçında buldu. Sonuç için henüz çok erken olmasına rağmen kaliteli bir maç izleyeceğimizden eminiz. Halkın gönül rahatlığıyla iyi olan kazansın diyebileceğinden de.
Faruk Septioğlu’nun karşılanma şekli, ortamın heyecanı ve coşkusu Elazığ’da bitmiş olan seçim yarışının hiç olmadığı kadar canlı ve heyecanlı geçeceğini muştuluyor.
Bu günden Belediyeyi kimin kazanacağını kestirmek artık kolay değil ama Elazığ anketlerin alt üst olacağı bir şehir olacaktır. MHP’de ikinci parti olamayacaktır.
Rekabetsiz kalmış olan bu şehre gelen bu güçlü rekabet beraberinde kaliteyi getirecektir. Yeniden Refah Elazığ seçimlerini kazansa da kaybetse de şehrimize kattığı bu ambiyanstan dolayı Elazığ’ın vicdanında yer bulacaktır. YRP’nin bu çıkışı sonrası Ak Parti’de İl ve Belediye Meclis üyelerini daha titiz bir çalışmayla seçecektir. Elazığ bu katkılarından dolayı Faruk Septioğlu’na ve YRP’ye teşekkür edecektir.
Hangi aday hayırlıysa o olsun hayırsızsa yerine hayırlısı dolsun.
