RAMAZAN YILDIRIM

O GERÇEK BİR BAKAN

Ülke olarak hepimiz tüm değerlerimizi yitirip sadece ekonomiyi önemseyip öncelemiştik. Siyasetçiler çok büyük ağırlıkta ekonomiyle beraber güç ve mühür peşinde koşturmaktan gördüklerine ortak olmuştu görmediklerine kör bakmıştı. Bizler girdabına düştüğümüz uyuşturucu, mafya, baron, suç örgütleri ve çetelere öküz öküz seyirci kalmıştık. Tedbir diye sözüm ona kolumuzu kanadımızı evlatlarımıza, ailelerimize germiştik. Gerisi ne yaparsa yapsın nasıl yaşarsa yaşasın kriteriyle mevzuyu kapatmıştık.

Yarınlarımızı umutsuzluk kaplamıştı. Nasıl olacak diye tedirgindik. Çocuklarımızın, nesillerimizin yarınlarını düzeltmek yerine bu işler ailemize bulaşmasın diye umuyla, duayla yetinmiştik. Dualarımızın makbuliyetinden değil de  gençlerimizin çocuklarımızın masumiyetinden olsa gerek Rabbim bir kapı açtı Ali Yerlikaya İçişleri Bakanı oldu. Somut suç içerikli her bireye, her örgüte, her oluşuma savaş açtı. Etrafa korku saçtı hala da saçıyor. İçişleri Bakanımız bilmeli ki bizler operasyonları ve gözaltına alınan serbest suçluları duydukça yüreğimiz sevince duygularımız duaya dönüşüyor. Tedirginliğimiz güvenle takas olunuyor.

Ali Yerlikaya benim gördüğüm çok cesur ve tertemiz bir İçişleri Bakanı. Ezilmiş ve çaresizliğe terk edilmiş masumların yürek kahramanı. İnanıyorum ki etrafında baş edemediği suçlulardan kendisini, ailesini, çevresini korumak isteyen her vatandaş bir vesileyle Ali Yerlikaya’ya ulaşabilirse muhakkak sorununu çözecektir.

Suçlu avcılığı uyuşturucu, mafya … ile sınırlı kalmayıp fenomen, unifier, tefeci, bankadan daha bonkör bankacı, ucuz kredi sağlayan kredi danışmanlarına da yöneldi. Biliyoruz ki bu adımlar bize verdikleri huzurun yanısıra kararlılıkla sürdürüldükleri takdirde gençlerimize öz güven ülkemize harika bir gelecek olacaklardır.

Yukarıdaki suç sınıfları dışında ve bu suç boyutlarının çok üzerinde bir potansiyelle yürüyen bir suç sınıfı ve suçlu zinciri daha var. Bu sınıftakiler ödüllü kahramanlar. Ülkemiz gençliğini, ihtiyarlarını, alimini, zalimini kendine ram eden, toplumda cıvıklık, ekşime ve kokuşmuşluğa neden olan bu suç türü faillerini de topluma sevdirip, topluma övdürüp toplumda kahraman yapıyor. Nitelikli dolandırıcılık tam da bu oluyor.

Hükümetimiz bu konuyu yerel seçim adaylarını belirlerken kriter kabul etmelidir. Hızla çözüme kavuşturmalıdır. Siyasi ve bürokratik pozisyon avantajlarıyla yollu yolsuzluk yapanlar illa elenmelidir. Her yöneticinin eş, dost, akrabasının ve varsa muhalefetteki kankisinin ekonomik gelişimi mercek altına alınarak suçsuz yönetici ve bürokratların önü açılmalıdır. Suçlular apoletleri alınarak cezalandırılmalıdır. Yalakalık hariç fevkalade hiç bir niteliği olmadığı halde fevkaladenin de fevkinde almış yürümüş herkes incelenip irdelenmelidir.

Muhalefetin darmadağın olduğu bir seçime gidiyoruz. Görünen Ak Parti ve Cumhur ittifakı bu seçimlerden galip ayrılacaktır. Yine de Ak Partiye oy vermeyen iki kesim var. Bir kesimin gönlü muhalif diğer kesim de içerideki adaletsizliğe, eşitsizliğe küslüğünden dolayı Ak Partiye kırgın. Ak Parti de isterse halka kulaklarını tıkayıp dediğim dedik diyerek bildiği yolda ilerler geleceğini riske atar isterse de daha ak daha pak daha ilkeli birey ve adımlarla Türkiye yüzyılında yüzyılın en temiz yerel iktidarını oluşturur. Bundan böyle Türkiye dışarıdaki o pak o güzel o adil yüzünü içeriye de sergiler. Ülkemiz dünya şampiyonlar liginde finale oynar.

O GERÇEK BİR BAKAN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin